The Running Man (Azrail Koşuyor), 1982 yılında çıkmış bir Stephen King romanıdır. King, kitabı ilk olarak Richard Bachman takma adıyla yayınlamıştır. Ülkemizde Altın Kitaplar Yayınevi tarafından basılmış, çevirisi ise Gönül Suveren tarafından yapılmıştır. Kitabın sayfa sayısı 279’dur. 1987 yılında Arnold Schwarzenegger’in başrolünde yer aldığı bir filme de konu olmuştur.
Stephen King Kimdir?
Stephen Edwin King 1947 yılında dünyaya gelmiş Amerikalı bir yazardır. İlk romanı Carrie 1974 yılında yayınlanmıştır. The Shawshank Redemption, The Green Mile, It, The Dark Tower, Pet Sematary, Misery, The Shining gibi çok bilinen eserleri vardır. Bu eserlerin çok büyük kısmı usta yönetmenler tarafından, usta oyuncu kadrolarıyla film ve dizilere uyarlanmıştır.
Kitabın Konusu
Hikayemiz 2025 yılında, distopik bir gelecekte geçiyor. Zenginler ve fakirler arasında büyük bir sınıf farkı var. Halkın çoğu yoksul. Bedava V denen televizyon sayesinde insanların beyinleri yıkanıyor. O televizyondaki yarışmalar, insanların para için canlarını ortaya koyduğu yarışmalar. Baş kahramanımız Reed, kızının tedavi masrafları için bu programlardan biri olan Koşucu’ya katılmak zorunda kalıyor. Canlı bir insan avı olan bu yarışmada, yarışmacı 1 ay boyunca kendisini öldürmek isteyen avcılardan kaçmak zorunda. Bunu başarabilirse 1 milyon doların sahibi olacak. Ancak henüz 8 günden fazla dayanabilen yok. Reed ise bu sisteme karşı savaşmak zorunda.
Romanın konusuna baktığınızda aklınıza Hunger Games ve benzeri birçok eser gelebilir. Hatta Liam Hemsworth ve Christoph Waltz’un başrollerinde yer aldığı Most Dangerous Game adındaki dizi de günlük hayatta para ödüllü bir insan avını anlatmaktaydı. Bu bakımdan The Running Man türe oldukça katkı sağlamış bir roman. Stephen King yine damgasını vurmuş.
Yorum
The Running Man, baştan sona heyecanı üst seviyede tutan, merak ettiren ve hızlıca okunabilecek bir roman. Stephen King’in gerilim ve korku romanlarına aşinayız ancak distopik bir hikayede de oldukça iyi iş çıkarmış. Okuyucuyu aksiyona doyurmasının yanı sıra yer yer 1984, Biz, Cesur Yeni Dünya gibi distopyaların tadını yakalıyor. Karakterle bağ kurup onun bu yarışmayı kazanmasını ve o kirli düzene bir tokat vurmasını istiyorsunuz. Onun yerine üzülüyor ve kaygılanıyorsunuz. Ben olsam nasıl kaçardım diye düşünüyorsunuz. Bu bakımdan karakter yaratımı ve hikaye örgüsü oldukça iyi. The Running Man bu türün sevenleri için kesinlikle tavsiye edeceğim bir kitap.
